21 Haziran 2012 Perşembe

Love Actually

Film, aşkın her şekilde her zaman yaşanacağını gösteriyor. Filmin en favori sahnesi Mark'ın en yakın arkadaşının eşine (Juliet'e) duyduğu imkansız aşkı anlatan bir noel gecesi Mark'ın artık içinde biriktirmekten patladığı ve aşkını itiraf ettiği sahne.
-Bence sen mükemmelsin. Yarlı kalbim seni sevmeye devam edecek.

7 Haziran 2012 Perşembe

geldim yokmuşsun meğer..

Gözlerinde kendimi görmüştüm.. Hele o bakışlarının fırlattığı oklar yüreğime saplandı.. Göz bebeklerinde kaybolup ölebilirdim. Yeni bir dünya sözü veriyordu  bakışların, gülüşün..Nasıl bilebilirdim ki her şeyin saygıdan ibaret olduğunu.. Aramızdaki engeli nasıl anlayabilirdim ki hissetmeden.. Çağırıyorsun sandım koştum geldim bir solukta. Ama sen yokmuşsun meğer.. Üstüme alındım bilemedim çağrılanın ben olmadığını..

22 Mart 2012 Perşembe

zehir olan kadehine...... doldur beni.....

Seher yeli nazlı yare
Bildir beni bildir beni...

Senden gayrı yar seversem
öldür beni öldür beni...

Ustadan dinlemek için;  

12 Mart 2012 Pazartesi

Bal


Yusuf, akşamın karanlığında yüzünü yıkamak için bahçeye çıktığında, kovadaki suyun içine yansıyan ay; yüreğindeki sesin yansımasıdır aslında..

Hayatın Yorgunluğu

                           
BALAT
Hayatın yorgunluğu'na rağmen tebessüm edebilmek... 'Pamuk şekerlerden alırsanız, istediğiniz kadar poz veririm' dedi amca gülümseyişini eksik etmeden..

7 Mart 2012 Çarşamba

telgrafın telleri


Telgrafın tellerine kuşlar mı konar.
Herkes sevdiğine de yavrum böyle mi yanar?..

26 Şubat 2012 Pazar

Walther Rathenau- 19 IKUS Building (Almanya)


Temmuz 2010

Bir insan master tezi yazmak için Erasmus'la neden Magdeburg'a daha doğrusu Walther Rathenau Strasse'ye gider? Bir dilin anatomisini ya da bir ülkenin kültürünü, kurallarını görmek için mi yoksa soğuk, alışık olmadığınız bir hava ve birbirinden farklı onlarca ülkeden yüzlerce farklı insan, farklı kültürler, hayat tarzları, alışkanlıklar ve inanışları gözlemlemek için mi?

Ne olursa olsun, sonunda kendinizi ve Elif Şafak'ın Siyah Süt romanında dediği gibi "benistanın küçük kadınlarını" keşfedersiniz...



Odamdan bir kış manzarası yakaladım.

Ocak 2010- Yeni yıla bembeyaz bir kar tabakasıyla girilmişti ve o kar aylarca yerden kalkmadı. -17 derecelerde gezdik sokaklarında, belki de artık Almanya havasına alışmış olacağız ki ilk zamanlardaki gibi üşütmüyordu bizi bu hava. Ya da her yeri daha fazla görebilmek hevesine dışarıda geçirilen 5 dakika bile bizim için bir kazançtı ki üşümeyi aldırmıyorduk..




Markete gitmek için kullandığım yol. Ne güzeldi bu yolda yürümek.. Baharda da Kışta da..


Ekim 2010- Magdeburg'da bir sonbahar



Çok sevmiştim ve benimsemiştim yaşadığım yeri :) Halimden de belli sanırım :)



Orada geçirdiğim nice güzel zamanın yanında bazı akşamlarda içimde gurbetin verdiği özlemle dışarı bakıp hayal kuruyordum.. Dışarı her bakışımda umudum daha bir bulutlara eriyordu..



Odamdan güneşli güzel bir gün manzarası..

Yağmurlu bir gün..




ve ortam hazırdır ders çalışmak için.. masanın üzerinde okunması gereken makaleler..

17 Şubat 2012 Cuma

Gezi Günlüğü 2 : Pari Pari Paris



Paris denilince akla gelen en belirgin sembolün Eiffel Kulesi olduğunu söylemek yanlış olmayacak ve oralara gitmişken o demirden kuleye çıkmadan olmayacaktı. Yukarı çıkabilmek için yaklaşık bir saate yakın yağmurlu ve rüzgarlı bir havada beklemiş olsak da, çıktığımızda o havadan eser kalmamış, manzarayı izleyebilmemiz için bize bir güzellik yapılmıştı :)




           Montmartre (Ressamlar Tepesi)

Hayal edilen yere inanamayarak olsa da ulaşılır. Paris'in içine girdiğinizde sonunda buradayım dersiniz gözlerinize inanamayarak.. Ressamlar tepesine çıktığınızda arkanıza tüm Paris'i alabilirsiniz.. Ressamlar tepesi Paris'in Montmartre yerleşiminde olup, ödüllü film Amelie burada çekilmiştir.



Büyük Saray (Grand Palaise)

Paris'in en prestijli mekanlarından biri olan, Büyük saray tarih boyunca olduğu gibi şu anda da dünya çapındaki fuar ve sergilere ev sahipliği yapmaktadır. Paris'te olmanın mutluluğu yüzüme yansımış olsa gerek, öyle bir gülmüşüm ki arkamda bulunan tarihi yapının keskin hatlarını yumuşatmışım sanki :)


Seine Nehri'nden geçerken Aimi ile birlikte verilen Eiffel Kuleli bu fotoğrafın yıllar sonra bakıldığında büyük bir hatırası ve yapılmış olan bu gezinin tüm anıları tek tek zihinden geçecektir.


Paris'e ilk ulaştığımızda mola verdiğimiz kafeden bir görüntü, yiyecekleriyle, renkleriyle size sıcak bir ortam sunuyor.



İşte Moulin Rouge- işte Kırmızı Değirmen. Burada bir de akşamın ışıklarıyla olmak vardı da vakit yetmedi işte.

Hatırlatalım: Kırmızı Değirmen; 1889 yılında Joseph Oller ve Charles Zidler tarafından inşa edilen bir kabare'dir. Ünlü kan-kan dansını görmek için yıl boyunca gelen pek çok turisti ağırlar.





Kutsal Kalp Bazilikası,Basilique du Sacré-Cœur 

Beyazlığıyla Tac Mahal'i andıran bu yapıyı görüp fotoğraflamamak imkansızdı.



O kadar sıcak bir gündü ki- uyarı yapmakta çok haklılar :)



-İşte Zafer Takı- (Arc de triomphe de l'Étoile)

Şanzelize Caddesi'nin sonunda yer alır. Üşenmeyip 285 adet merdiven çıkarsanız harika bir manzarayla karşılaşabilirsiniz..


Dan Brown'dan Da Vinci Şifresi'ni okurken bir müze hayal edersiniz ancak sonra araştırmaya başlarsınız nasıl bir yer olduğunu. Zaten çok büyük olasılıkla gidip görmediğiniz ancak sadece hayal ettiğiniz bir yer ne kitapta okuduğunuz gibi ne de filmde izlediğiniz gibi olacaktır. Gidip gördükten sonra tüm gördüklerinizin üzerine kendi bakışınızı da yükleyerek anlam katarsınız bulunduğunuz yere..


Tabloya baktım, baktım, herkes etrafında durmuş fotoğraflıyordu.. Hissetmeye çalıştım tablodaki o bilinmeyen kadının ne anlatmak istediğini. Beni hiçbir zaman tanıyamayacaksınız diyordu sanki gözleri..


The Wedding Feast at Cana, Veronese..

Ressam, tablosunda o devrin en güçlü ve itibarlı şahsiyetlerini göstermiştir.Mona Lisa tablosunun hemen karşısında sergilenen eser tam bir sanat harikasıdır.
Hz. Meryem başında siyah başörtüsü ile Hz. İsa'nın yanında resmedilirken Kanuni Sultan Süleyman da tablonun en solunda yer almaktadır.


İşte müzede kaybolduğum vakit, kendimi fotoğraf çekerek bulmaya çalışıyorum belki de..





12 Şubat 2012 Pazar

Gezi Günlüğü 1: A City of Love


Aşkın en romantik halini yaşarlar orada derseniz..  aklınıza gelebilecek en kuvvetli seçenek Venedik'tir. 



 Tarihi yapılardan oluşan binaları çevreleyen daracık sokaklarında el ele tutuşup yürürsünüz, yağmurlu bir günde.. ya da yürüdüğünüzü hayal edersiniz.


 El yapımı olan binbir çeşit venedik maskelerinden en güzelini takıp bir  Venedik Dükü ile, Rialto köprüsünden geçmek istersiniz.. 

Rialto Köprüsü




San Marco Meydanı

San Marco meydanında geçerken, oranın hangi hayatlara tanık olduğunu, hangi yüzlere tebessüm olduğunu, hangi objektiflere enstantane olduğunu merak edersiniz.. İçlerinden biriyle aranızda bir bağ kurulup kurulmadığını düşünürsünüz bir an..


Ya da bir gondolda olmak, bu muazzam şehri yüz yetmiş kanalıyla keşfetmeye çalışmak istersiniz.. Gondola yalnız binip aradığınız şeyi bulmaya çalışırsınız belki de..


Aşık Pinokyo

Pinokyo Venedik'ten etkilenmediğini söylese burnu uzar mıydı acaba? Yoksa gerçekten etkisinde kalmamış olabilir mi.. Pinokyo aşık olmuş mudur sorusu gelir akla, olmadıysa da Venedik'e olacağı ihtimali olası mıdır?..




Edvin Marton - Love in venice



Santa Maria della Salute 

1630-1687 yılları arasında Longhena tarafından, şehri üzüntüye boğan vebadan kurtuluşunu kutlamak amacıyla tasarlanan Santa Maria della Salute Kilisesi'nin önünde sevinç dolu bir fotoğraf karesi oluşturmak da varmış bu dünyada.. :)


                                                   **

Gülümsedim şöyle uzaklarda bir yerde görebileceğim tanıdık bir simaya..


Ihlamurlar altında..
Yetişir mi o diyarlarda ıhlamur?..
Bunu biliyor muydunuz? : Ihlamur: Orta Avrupa'da eskiden birçok köyde ıhlamur vardı. Merkezde bulunur buluşma noktası olarak kullanılırdı. Ayrıca burada haber alış verişinde bulunulur, gelinler kendilerini gösterirlerdi. Mayıs başında dans festivalleri bu ağacın altında düzenlenirdi. Bunlarla beraber köy mahkemeleri genelde yine burada kurulurdu. Bu yüzden ıhlamur, mahkeme ağacı ya da mahkeme ıhlamuru olarakta bilinir. Germen veSlav halklarında ıhlamur kutsal bir ağaçtır.



Accademia Köprüsü




Bir başka keşif yolculuğunda görüşmek üzere..




1 Şubat 2012 Çarşamba

The Little Prince

yıldızlar çok güzel.. çünkü onların birinden yansıyan ışık ona hayat veriyor.. işte  o yıldız onu bana getirecek ya da beni ona götürecek.. yıldızlı bir gecede mi tanışacağız seninle yoksa yıldızların uyuduğu yağmurlu bir günde mi.. sabır mıdır içimi rahatlatan yoksa içimdeki umut mu yüreğimi ferahlatan..

biliyorum ki o koyun o çiçeği yemedi.. yemiyecek de..